YİĞİT MUHTAÇ OLMUŞ UCUZ MAZOTA

Televizyonlar, gazeteler, sosyal medya ve sokaklar. Son iki yıldır hep aynı konuyu en başta konuşuyor ve tartışıyor. “Hayat pahalılığı…”

Yaşamak ve hayatta kalmak bir sonraki gün için daha zor hale geliyor. Raflardaki fiyatlar yerinde duramıyor. Sürekli yukarı doğru bir yükseliş gösteriyor. Sabit gelirli çalışanlar, şikâyet etmekte çok haklı. 

Pazarda yanından geçtiğiniz tezgâhta kilosu 8 lira olan limonun, 5 dakika sonra dönüşte 10 liraya çıktığını görebiliyorsunuz. Pazar da borsaya bağlanmış durumda. Ama burada fiyatlar nedense hep yukarı doğru gidiyor. 
KDV indirimleri fiyatlara etki yapmıyor. Tam aksine yükseltilmiş fiyatlar ortaya çıkıyor. Sıkıntıyı yaşayan sadece sabit gelirli halk değil. Sanayici de belirsizlik içinde kendine yön bulamıyor. Ülkenin ekonomi rotası konusunda endişeler ortak. 

TÜİK Mart ayı ile yıllık enflasyon oranlarını açıkladı. Resmi rakam Türkiye’de yıllık enflasyon yüzde 61. Bağımsız ENAG gruba göre yüzde 142. Aradaki farkı bilimsel olarak anlatmak çok mümkün değil. Ama esas halkın pazarda ya da markette yaşadığı gerçek enflasyon var. Özellikle gıda fiyatları konusunda. Dar gelirli pazara ve markete gitmekten korkar oldu. Çünkü kazandığı harcamalarına yetmiyor. Şimdilik tek çözüm aldıklarını azaltma yönünde. İnsanlar hayatındaki bazı ürünlerden vazgeçiyor.

Asgari ücrete yeni bir zam konuşuluyor. Doğru bir adım bu, dar gelirli desteklenmeli. Ama bu devlet ve hükümet politikası olmalı. Hayat pahalılığını ortaya çıkaran neden yok edilirse, sorun kökten çözülmüş olur. Asgari ücrete yapılacak her ilave yine yetmeyecek duruma gelecektir.

Motorin, ekmek ve karnabaharı bir cümle içerisinde kullanmaya çalışsak sanırım zorlanırdık. Ama enflasyon böyle bir cümleye izin veriyor. 2022 yılı Mart ayında, geçen aya göre fiyatı en fazla artan ürün yüzde 32,80’lik artışla motorin oldu. Motorini yüzde 27,80’lik artışla ekmek, yüzde 24,63’lük artışla benzin, yüzde 23,97’lik artışla karnabahar ve yüzde 18,82’lik artışla şehirlerarası otobüs biletleri takip etti. 

Aç kalmamak için ekmek yemek şart. Çalışmak, üretmek için motorlu taşıtları kullanmak kaçınılmaz. Hadi karnabahar yemeyelim de…

Hayatı pahalı yapan nedenler ortada. Ekmeklik buğdayı Türk çiftçisi yerine Rus çiftçisinden alıyorsan ve kısacası üretmiyorsan söylenecek bir söz olabilir mi? Hadi oradan sen de, dış güçler mi? 

Sevgiyle kalın…
PAYLAŞ