Mesleği ayakta tutmaya çalışıyorlar

Kütahya’nın Sırlıbayırı Sokağında, el yapımı ayakkabı imalatçılığı yapan Ethem Semerci ve Rıza Karayel, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan mesleklerini yan yana iki ayrı dükkânda ama ortak inançla yaşatmak için mücadele veriyor.

Semerci, mesleğine yılmadan sahip çıkmış

Bu mesleğe ilk olarak 1962 yılında adım attığını belirten Ethem Semerci, “İlköğretimimi tamamladıktan sonra rahmetli babam ustamın yanına beni çırak olarak verdi. 1968 yılına kadar ustalarımın yanında çalışarak bu işi öğrenmeye çalıştım. Akabinde vatani hizmetimiz olan askerliği bitirdikten sonra Şevelli Cami’nin orada yine aynı sektör olmak üzere dükkân açtım. 1983’lere orada çalıştım. Ardından yine yılmayarak bu kez çeşitli sebeplerden ötürü çıktığım cami alt katı yerine Sultanbağı’ndaki evimiz altına dükkân açtım ve burada 1990’lı yıllara kadar mesleği devam ettirdim” diye konuştu.

Özkuşaksız ve İça’ya saygılarını iletti

Osman Özkuşaksız ve önceki dönem Belediye Başkanlarından olan Mustafa İça’nın babası Sadık İça’nın öğrencisi olduğunu aktaran 76 yaşındaki Semerci, ustalarının kendisi üzerinde çok emeği olduğunu belirterek onlar sayesinde buralara kadar geldiğini vurguladı.

“Rıza Bey ile ben varım”

Sipariş üzerine ayakkabı yapımını sürdürdüklerini söyleyen Ethem Semerci, “Şu an bu işi yapan kişi sayısı iyice azaldı. Hatta bir ben bir de değerli dostum ve komşum Rıza Bey var diyebilirim. Sayıcı yani ayakkabı parçalarını birleştiren ve giyime hazır hale getiren tek kişi olarak ise bendeniz bulunuyor. Yani en eski olarak ben varım” dedi.

“Bu sanatı ilerletmeye hazırız”

Görev verilmesi halinde göreve hazır olduklarını aktaran Semerci, “Biz zaten öncesinde İGSAŞ Kütahya Azot Fabrikasının karşısında yer alan KESTAŞ’ta önceki senelerde zaten çalışıyorduk. Mevcut Belediye Başkanımız Eyüp Kahveci, orada bizim yaptığımız ayakkabıları görmüş ve ekibindekilere bu sanatı ilerletelim diye talimat vermiş. Onun üzerine de geçtiğimiz günlerde ziyaretimize geldi ve bizlerde eğitim konusunda kendisine yardımcı olabileceğimi belirttik” diye konuştu.

Baba mesleğini sürdürüyor

Baba mesleğini devraldığını belirten Rıza Karayel ise, “Çocukluğum bu arastada geçtiği için meslek otomatik olarak bana kaldı ama bende de bu mesleğe karşı bir istek ve arzu vardı. Ortaöğrenimimi tamamlayıp askerlik görevimi bitirdikten sonra o dönemin şartlarından dolayı o dönem kamuda olan Azot Fabrikasına girdim ve orada 2000’li yılların başına kadar çalıştım” şeklinde konuştu.

“Sipariş üzerine yardımcı oluyoruz”

Çalışma sistemleri üzerine bilgiler veren Karayel, “Emeklilikten sonra evde canım sıkılmasın diye anladığım en önemli ve altın bileziğim olan bu mesleğe geri dönüş yaptım. Genellikle folklor ve mehteran ekipleri, ayağında hastalık olanlar gibi gruplara sipariş üzerine yardımcı oluyoruz. Belediye ve Halk Eğitim Merkezleri öğrenci yetiştirmek isterse kıymetli dostum ve komşum Ethem Bey ile hazır olduğumuzu bir kez daha yineliyorum” ifadelerini kullandı.

“Mesleğin yaşaması için desteklenmesi gerekiyor”

Mesleğin yok olduğuna dikkat çekerek şu ifadeleri kullanan Rıza Karayel; “Bu meslek tarihi bir meslek olduğu için diğer meslek grupları gibi yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Yaşaması içinde desteklenmesi gerekiyor yoksa bizim maddi durumumuz çırağın isteğini karşılayamaz” dedi.

PAYLAŞ